13 Mart 2012 Salı

TARİHİN GEOMETRİLERİ : 2

Topoloji: Hamurdan bir silindir düşünün, iki ucunda da iki halka yapışık olsun. Bu cismi, herhangi bir yerini koparmaksızın öyle dönüştürebilirsiniz ki iki halka içiçe geçirilebilir ve aynı işlem geriye uygulanabilir, yani halkalar birbiri içinden çıkarılabilir. (Nasıl olacağını görsel olarak tasarlayamayanlar için: David Wells, Matematiğin Gizli Dünyası, çeviren: Selçuk Alsan, 2002, Doruk Yayınları, 470 sayfa, sayfa: 344.)
Malumunuz; tarihte çelişkilerin devrimle, yani süreksizlikle, yıkımla ve parçalanmayla çözüleceğini savunan görüş hakimdir. Devrimler, karşı devrimleri, yani darbeleri getirdiğinden (yani etki-tepkilediğinden) dolayı ve sevgili ülkemiz bunlardan 4 tane yaşadığı için, çocukluğumdan beridir, devrime karşısav olabilecek bilimsel alternatifler ararım. Bu, olası çözümlerden yalnızca birinin modeli… Çatışma olmaksızın altkültürlerin birbiri içinden geçmesi (birarada yaşaması değil, birbirine dokunmaması ama tahammül etmesi de değil) için bir yöntem.
Diğer bir örnek, çocukluğumuzda bayramlarda yaldızlı kağıtlardan yaptığımız burgulu helisoidlerin tek delikli olanı. Bu delik ne anlama gelir? Süreksizlik. Sabun köpüğünden yapılmış bir helisoid, belli bir gerilime maruz kaldığında çatlar (yırtılır mı demeliyim?). O süreksizlik bir önceki örneğin kendi içinden geçirilebilmesine yol açar. Sürekli bir küre yüzeyini ters yüz edemezsiniz. Bu da, altkültürlerin mutlaklık tanımının görelileştirilmesi, yani süreksizleştirilmesi demek. Hani, MGK dürtmeli, Diyanet İşleri Başkanı görüntülü, ulema fetvalı, son İslam reformcukları gibi… Abant Toplantıları’nın tüm metinlerini okudum. Kimse, Müslüman Müslüman’a karşı bile, bu ‘savaşsız birarada yaşama’yı olanaksız kalacak ideolojik dogmatizmden vazgeçmiş değil. Herkes susarak yalan söylemiş.
Ayrıca uygarlıklar çatışmaz. Birbiri içine geçerek erir. Barbarlar bile yıktıkları uygarlığı taklit eder. Bugün İspanyolca, İtalyanca ve Fransızca’daki artikeller Arapça’dan kalmadır. Farsça ‘sitare’, İngilizce ‘star’ olarak 1.000 yıllık bir döngüyle Doğu dillerine (yeniden) girer. ‘Avrıl’ (: Nisan), olur ‘April’. Yanki’lerin alamet-i farikalarınadn biri olan hamburger, etimolojisi üstünde ‘Hamburg’dan, yani Almanya’dan gelir. Diğer şey, ‘Coca-cola’nın ‘coca’sı, kokainin ‘koka’sından gelir ve Kolomb öncesi Amerika dillerine aittir, çünkü Beyazlar gelmeden önce, Yerliler koka yaprakları çiğneyip kafa buluyormuş.

(6 Haziran 2002)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder