12 Mart 2012 Pazartesi

İŞKENCE İNSANLIK SUÇUDUR

Ben demedim. Yargıtay dedi.

İnsanlık suçlarının zaman aşımı olmaz. Ben demedim. Uluslararası insanlık suçları mahkemeleri dedi ve uyguladı. Naziler yargılandı, Şili darbecisi Pinochet yargılanmamak için kaçtı. (Ha, Yunanistan cumhurbaşkanı darbeci generallere 30 yıl sonra madalya vermek peşinde, o da ayrı konu...)

Aslında her ikisini ve daha fazlasını birarada beş yıldır diyorum. 1980’de işkence görenlerin bile zaman aşımından söz ettiğini duydukça dehşete düşerdim. (Geçmişi unutmak için rasyonalizasyon uyguluyorlardı.)

Avukatlarla olan iştişarelerimden edindiğim izlenim şu: Türk ceza hukukunda ‘zaman aşımı’ ve ‘insanlık suçu’ kavramları yok. Ancak, imzalamış olduğumuz uluslararası anlaşmalarda var. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90. maddesi, yürürlükteki yasalara aykırı olmamak kaydıyla, uluslararası anlaşmalardaki sözleşmelerin yasa hükmünde olduğunu söyler. Öyle olmasaydı, Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde açılmış davalar için tazminat ödemezdi.

Benim dediğim bir şey daha var: Özellikle 1971 ve 1980 sürecinde yaratılmış 1.000.000 işkence olayı için, o zamandan bu yana orduda ve poliste görev almış herkes, en başta bugünkü en üstttekiler sorumludur. Suç içeren emir uygulanmaz. İşkence emri, uygulamadığında işkence görecek olsan bile uygulanmaz. Durum savaş olsa bile, savaş suçu da vardır ve işkence bunlardan birisidir.

Peki, işkencenin insanlık suçu olduğunu karara bağlıyan yargıçlara ne demeli? O işkenceler yapılırken de, onlar görev başındaydı. Ağızlarını açmaları için 20 yıl bekleyip illa ki Avrupa Birliği’ne girmemizin sözkonusu olması mı gerekecekti? Ondan ötede, ‘insanlık suçu’ kavramının karar bağlanacağı yer aslında Anayasa Mahkemesi değil midir? Darbelerin anayasaya aykırı olduğunu, o darbeleri yapanlar bile söylerken, darbeciler tarafından Anayasa Mahkemesi’ne seçilenler ne diyecek?

Unutturmaya çalıştılar beceremediler, şimdi affettirmeye çabalayacaklar. İşkence görmüş biri olarak, bana işkence yapanları bin yıl sonra bile bağışlamaya hakkım olduğunu sanmıyorum, çünkü bağışladığım an yeni işkenceciler oluşacak.

AKP’den Evren’i mahkemeye çıkarmasını umuyoruz.

(21 Kasım 2002)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder