12 Mart 2012 Pazartesi

DALYA

1 Mayıs 2001’de ‘www.demokrasim.net’ yöneticilerinden internet sitelerinde yazma teklifi aldım. 2 Mayıs 2001’de ilk metni yazdım. 10 Mayıs 2001’de ilk metin yayınlandı. Yüzüncü parça yazıldı: Dalya...
Konu başlıklarına göre sınıflandırınca, her biri için 6-7 metin yazmış olduğumu görüyorum. Hiçbir sınıfa sokulamayan metin sayısı da az değil. Bu onların çokkonulu ve çapraz (veya doğrusal değil) ilerleyen yazılar olduğunu gösteriyor.
Tüm metinlerim, ortak sözcükleri, anlamküreleri ve paragrafları birbirine eklemlenebilen ve böylelikle birden çok boyutu / parametreyi anlam hacmine katan durumdadır. (Yapısalcı ve karşı yapısalcı (ya da yapı sökümcü) değilim, kesinlikle…)
Aslında, 50’de duracaktım, çünkü 100 sayfalık kitap hacmi sınırım vardı. 100’de durmayacağım ortaya çıktı. Zaten, yılda ortalama 100 parça yayınlanabiliyor ve site kapatılacağa henüz benzemiyor. Yaşamımın sonuna dek burada yazıyor kalabilirim. Ali Ulvi Cumhuriyet’e 50 yıl boyunca her gün karikatür çizdi (ki ancak ölünce durdu), Sami Kohen Milliyet’e 40 yıl boyunca haftada iki-üç kez uluslararası siyaset konusunda yazdı. Benim o kadar ömrüm kaldı mı bilemem ama bir benzerini deneyebilirim.
Siyaset yazmak istedim, talihim yaver gitti. Oldu. Şimdi de artık öykü yazmak istiyorum. Aslında, genelde bir sonraki konuya geçince, bir önceki konuyu bırakırdım ya da soğuturdum. Bu kez öyle olmayacağa benzer. Bu metinler yazılırken, diğer dosyalar aksamadı. Bir tek ‘sinema’ konusu aksadı, onda da ‘Papirüs’ dergisinin önce metinlerimi yayınlamamaya başlaması, ardından kapatılması etkin oldu.
Haziran 2001 sonunda, Ocak 2001’de başladığım e gruplara katılım edimi, yazarlığımın bir bölümünün yatağı durumuna dönüştü. Hala, e grupların yazmak açısından israf, hatta heba olduğunu düşünmeme karşın, Türkiye açısından (asılnda biricik) gerçek bir muhalif edim odağı olması nedeniyle orayı, özellikle de ‘eMeclis’i bırakmayacağım.
Geriye ne kalıyor? Her zamanki gibi yazmak ve asal yalnızlık… Ha, artık yaşlılık baki ve asıl tek ve gerçek ölümüm giderek yaklaşıyor. Bu, yeni bir durum sayılır.

Dipnot: ‘Dalya’ metninin özgün durumunda değişiklik yaparak yayınladım, çünkü hem Mayıs 2002’den çok önce yazıldı, hem de yüzüncü metin aynı süreden çok önce tamamlandı. Yazma yolculuğuma nirengi noktaları dikmeyi seviyorum, izlek yitirmemeye yarıyor.

(Mart 2002)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder